{ "title": "Kortizon Şişliği Nasıl Geçer", "image": "https://www.kortizon.gen.tr/images/kortizon-sisligi-nasil-gecer.jpg", "date": "21.01.2024 06:47:45", "author": "idil alacan", "article": [ { "article": "
Kortizon Şişliği Nasıl Geçer, Kortizon, böbrek üstü bezleri sayesinde salgılanan bir hormondur. Kortizonun başlıca görevi vücuttaki karbonhidrat ve yağ dengesinin düzenlemektir. Ayrıca vücuttaki kan şekerinin bileşimini ve proteinin yapı taşlarına parçalanmasını da sağlar. Gün içinde vücudun salgıladığı kortizon oranı kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Gün içinde salgılanan kortizonun oranı kan basıncına ve vücut ısısına göre değişir. Kortizon vücut dinlenirken bile üretilir. Dinlenme sırasında üretilen kortizon miktarı ortalama olarak 25-30 mg arasındadır. Bu oran kilosu fazla olan kişilerde daha fazladır. Vücutta kortizon en fazla sabah saatlerinde üretilir. Yoğun sinir ya da stress yaşandığı durumlarsa ise kortizon üretimi neredeyse 10 kat daha artabilir. Kortizon genel olarak tehlikeli sonuçlara neden olsa da verilmemesi durumunda ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Vücutta sadece böbrek üstü bezlerinde salgılandığı için, bu bölgede bir sorun yaşanması halinde doktor kontrolünde kişiye mutlaka kortizon verilmelidir. Romatizmal, alerjik ve kan hastalıklarında da kortizon tedavisi uygulanır. Kortizonun bu kadar olumlu etkilerinin olmasının yanı sıra aşırılığı durumunda vücuttan kendi halinde atılması mümkün olmayan bir hormondur. Kortizonlu ilaçların uzun süreli kullanımı karında ve omuzlarda yağ toplanmasına, tansiyon yükselmesine, vücudun su ve tuz tutumundan kaynaklı olarak yarattığı ödeme kadar ciddi yan etkileri bulunur. Kortizonun vücutta ödem yaratması özellikle yüksek tansiyon, kalp ve böbrek yetmezliği çeken hastalarda olumsuz etkiler yapar. Ayrıca vücuttaki insülin dengesini bozarak kan şekerinin yükselmesine de sebep olur. Kortizonun en ciddi yan etkisi ise yüz bölgesinde şişme yaratmasıdır.

Kortizon şişliği nasıl geçer, kortizon vücuttan nasıl atılır?

Kortizonun vücuttan tamamen atılması mümkün olmaz. Çünkü insanlarda her daim böbrek üstü bezlerinde kortizon salgılaması gerçekleşir. Vücuttaki kortizon dengesini sağlamak için hastaların beslenmesine dikkat etmesi gerekir. Ancak düzenli beslenme ile bu denge sağlanabilir. Kortizon kullanan hastaların tuz tüketimini azaltması gerekir. Bunun sebebi kortizonun böbreklerdeki tuzun geri emilimini artırır. Bu da hastalarda yüksek tansiyon oluşmasa neden olur. O nedenle kortizon kullanan hastaların tuz tüketimini minimum düzeye indirmesi ve hatta hiç tüketmemesi gerekir. Hastalar tuzu azalttığında, potasyum açısından zengin şekilde beslenme düzeni kurmalıdır. Sebze ve meyve ağırlıklı olacak şekilde beslenmelidir. Kortizon aynı zamanda bağırsaklardan kalsiyumun emilimini azaltır. Bunun en büyük sonucu olarak uzun süre kortizon tedavisi gören hastalarda kemik yıkımı fazlalaşır. Bu süreçte düzenli olarak kemik yoğunluğu ölçümü yapılmalıdır. Beslenme programı potasyumun yanı sıra kalsiyum oranı yüksek olan yoğurt, peynir, balık gibi gıdalarla da desteklenmelidir. Kortizon verilen kişilerde iştah arttığı için genelde karbonhidrat içeren besinlere karşı aşırı bir istek doğar. Fakat tatlı ve yağlı yiyeceklerden mutlaka uzak durulmalıdır. Beslenme programı hazır gıda tüketiminden uzak olmalıdır. Evde yapılan katkısız besinler tercih edilmelidir. Kortizon vücudun belirli bölgelerinde ödem yarattığı için günlük su tüketimine de dikkat edilmelidir. Günde en az 2,5 litre su içerek bir nebze olsun vücuttaki fazla kortizon dışarı atılabilir.
" } ] }